Vizon tele filminin baş karakteri deli Emin radyonun resimlisi,
Yani
televizyonu görünce ilk tepkisi,
“Şeeerrrreefsizim benim aklıma gelmişti” demek olmuştu.
Sahte diploma,
Ehliyet,
Sertifika,
Akademik unvan haberleri peş peşe patladığı ilk günde benim de ilk tepkim,
“Şeeerrrrefsizim benim aklıma gelmişti” demek oldu.
Ulan;
Adam müdür,
Nereye müdür olduğundan bi haber.
Adam prof,
Nuh’un gemisi de telsiz telefon vardı diyor,
Adam emniyet amiri,
Narkotiği suçtan saymıyor,
Adam hakim-savcı,
Adaletin-vicdanın ne demek olduğunu bilmiyor,
Milletvekili olmuş adam, belediye başkanı olmuş,
Kanundan,
İnsan yönetmekten-yönlendirmekten yoksun,
Yemin ederim gözlerimle gördüm rütbeli bir asker, kullandığı silahı söküp takamadı yahu!...
Hep düşünmüş,
Kendi kendime sormuşumdur,
Bu adamlar nerde okudu,
Hocası,
Öğretmeni kimdi,
Ne tür bir tedrisattan geçti de,
Nasıl bir eğitimin sonunda yeterlilik belgesi,
Yani,
Diploma aldı da devlette işe girip söz ve imza sahibi oldular diye,
Bir türlü cevabını bulamıyordum.
Hatta
Ara sıra,
Çok zayıf olsa da, bazı bazı aklıma sahtecilik gelse de, “yok yahu bu kadarı da olmaz” deyip
geçiştiriyor,
Sonrasında da,
Sizi okutan,
Tedrisattan geçiren,
Ve
Karne dağıtılırken aferin deyip yanağınızdan makas alan hocanın “anasını avradını” deyip
geçiyordum…
Anaaaaaa!..
Adamlar ne mektep,
Ne medrese,
Ne eğitim,
Ne öğretim,
Ne tedrisat görmüş harbiden,
Ne karne almış,
Nede karne alırken birine yanak sıktırmış...
Bastırmışlar parayı,
Almışlar olmak istedikleri makamın diplomasını…
Yemin ederim bir saniye,
Hatta
Bir an bile olsa benim aklıma gelmişti Vizon tele filminin baş karakteri deli Emin gibi ama ihtimal
vermiyordum eski Türkiyenin devlet ciddiyetine bakarak..!
Heyhat;
Bu Türkiye yeni Türkiye
Ve
23 senedir AKP’nin yönettiği Türkiye!..
Bu farkı unutmuş yada göz ardı etmişim bir an!..
İşin şakası bir yana,
Çok ciddi bir organizasyon ve istila ile karşı karşıya Türkiye Cumhuriyeti devleti. Bu işi savsaklar,
uyutur, zamana yayar
Yada
Üstüne yatarsa siyaset kurumu,
Bilin ki çok kısa bir süre sonra Türkiye Cumhuriyeti devleti diye bir devlet kalmaz ortada.
Ülkenin liyakat sahibi bürokratları ile birlikte siyaset makamı derhal ve süratle bu konunun üstüne
gidip, kim hangi diploma ile hangi makama oturmuş, o makamda ne tür kararların altına imza atmış
bulup çıkarmalı ve hesabını sormalı o insanlardan.
Aksi halde dediğim gibi,
Ortada ne devlet kalır nede devleti oluşturan bireyi kısacık zaman içerisin de…
