O akşam
Ve
Devamında yaşanan olayların Muharrem İnce’nin anlattığı gibi geliştiğine yürekten inanıyorum.
Önce seçim güvenliği sağlanacak,
Her sandığın müşahidi tek tek yazılacak,
Veri akışı yine önce genel merkezde,
Sonra halk tv de,
Ve en sonun da kendisinde toplanıp kurmay heyeti tarafından değerlendirilecekti, olmadı.
Ona istinaden,
Söz vermişti seçmenine şeffaflık konusunda,
And içmiş,
Muhafızı olağım bana verilen her bir oyun,
Toplanın seçim büromun önüne demiş…
Başta ben olmak üzere,
Polis barikatlarını aşarak karargah olarak seçtiği otelin önüne yığılmıştık binlerce kişi.
Heyecan vardı,
Telaş vardı,
Ama
Sessizlikte vardı kalabalıkta, uğultu bile çıkmıyordu o daracık alanda.
Ve
Saat henüz 20 civarı
Ve
Adam kazandı!..
Boynu bükük,
Umudu kırık,
Gözü yaşlı kalabalık, hüzün dolu yüz ve polisin ittirmesi ile meydandan ayrıldı.
O saat,
O dakika,
O gece,
Ertesi gün ve gece,
Ve sonraki gün ve gece oyumuzu namus bellediğine inanıp verdiğimiz Muharrem bey ortalıkta
yoktu!..
Sarhoş sözüne kimse inanmadı da,
Kaçırıldı dediler…
Göçürüldü dediler,
Tehdit ediliyor, rehin falan fidan dediler,
Lakin
İki ayağının üzerinde, dip diri, canlı-kanlı çıktı ortaya üçüncü günün sonunda.
Çok şey söyledi
Ancak
O gün, “bana veri akışı gelmedi, sizinle paylaşacağım bir şey olmadığından çıkmadım ortaya” demedi.
Hatta
Beş altı ay sonra bile demedi böyle şeyler!..
Beni ilgilendiren tarafı da, bu sözler ve zamanı işte konunun.
Sonrasında söylediği hiçbir şeyin önemi hiç mi hiç yok!..
Lider dediğin, sadece bu günü değil,
Yarını değil,
Yüz yıl sonra yaşanacakları da görmeli tıpkı Mustafa Kemal Atatürk gibi.
Altı ay sonra,
Üstelik en üst perdeden “beni hançerlediniz, kazık attınız, sandığa adam yazmadınız, hani veri akışı”
gibi mazeretler kimseyi ilgilendirmiyor,
Ve
Zaten hiçbir önemi de yoktur hem benim için, hem de benim diye sahiplenmeye çalıştığı oyun,
gerçek sahipleri için.
Ve
Partiden ayrıldı Mehmet Ali Çelebi denilen insanla birlikte. (Muharrem beyin kurmay heyetinin
komutanı! Mehmet Ali Çelebi, şu an AKP de siyaset yapıyor!)
Kendi partisi var şimdi.
Kendine inanan insanlar,
Fıkralarına,
Dansına hayran gençler var.
Dün akşam basına verdikleri iftar yemeğine icabet ettim.
İl başkanı, ilçe başkanı, yönetimleri ve vekil adayları ile birlikte hepsi pırıl pırıl, ülke için umut vaat
eden gençler.
Çok dolular,
Tahsilliler,
Her biri kendi konusunun uzmanı
Ve
Kendi işlerinin sahibiler.
Umarım ve inşallah diğer partilerde de kişisel menfaatlerden uzak,
Siyaseti meslek edinmemiş bu gibi genç insanların sayısı artar
Ve
Gelecek günlerde ülke için elini taşın altına koymaktan çekinmezler.
Onlar için temennim;
Başarılı olmaları yönünde…
Beklentim ise;
Muharrem ince gibi armudun sapını-üzümün çöpünü bahane edip, sandığın dibini görmeden “adam
kazandı” dedirtmeyek olmaları yönünde…
Herkese ve vatana hayırlı olsun..
