Madem adımız doğrucu Davut,
İğneyi de kendimize batırmanın tam zamanıdır diye düşünüyorum en eski gazetecilerden biri olarak.
Her seçimde aynı terane!..
Hangi gazete,
Hangi gazeteci,
Hangi aday
Yada
Adayın partisi olursa olsun,
Herkes işine geldiği, veya tarafı olduğu adayın davulunu çalıyor maalesef ilimizde.…
Düşünce yok,
Fikir yok,
Öngörü yok,
Değerlendirme yok,
Değerlendirip tahlil etme yok,
Tahlili kategorize etme yok,
Tüm bu yokların içerisin de haliyle, herhangi bir öneri de yok.
Varsay ki yanıldı-yenildi sıradan bir öneri de bulundu küçüğünden büyüğüne, eskisinden yenisine,
herhangi gazeteci veya gazete patronu,
Allah çarpsın,
Sıraya sünnete katıp dikine ırgalayarak Kasımpaşa’ya aşağı sallayan da yok.
Adın ne sözüm ona!?
Gazeteci!..
Literatürde anlamı, “toplumun önünde,
Topluma yön veren,
Toplumun dünyaya entegrasyonunu sağlayan,
Hem kamunun, hem kamuoyunun kulağı-gözü-sesi olan,
Ve
Her iki tarafı bilgilendirerek pozisyon almasını sağlayan demek…
Kırıkkale için geçerli mi bu tanım?
Nerdeeee!?
Düşünün;
Yirmi iki senedir iktidar olan bir parti var şehrimizde, yirmi iki senedir aynı yöntem ve aynı
propaganda ile aday belirleyip seçim alıyor ve yirmi iki senedir her şey aynı olmasına rağmen hiç bir
gazete patronu ve gazeteci ciddiye alınıp ne aday belirlenmesinde ne de adayın seçime katılmasın da
katkı sağlayabiliyor…
Çünkü;
Ne yukarı da
Yani
Genel merkez bazında,
Ne de aşağı da
Yani
Yerel bazda herhangi bir yerine takıp fikir soran var herhangi birinden.
Kimse kusura bakmasın;
AKP anket yapıyor, yerel basını tınlayan yok…
CHP anket yapıyor, yerel basını tınlayan yok…
MHP anket yapıyor, yerel basının bir çoğu ile mahkemelik!..
Madem çuvaldızı batırıyoruz başkalarına
İğnenin acısına da katlanmalıyız o halde…
Gazete patronları yemekli basın toplantılarının başına geçerse muhabirlerden önce, gazeteciler
gününde bir ayrı, çalışan gazeteciler günün de başka ayrı kutlamaları kabul ederse yine patronlar
basın emekçilerini çiğneyerek, riyasetten çıkmazsa, önce ticaret deyip mesleğin onuruna gölge
düşürüp herkesten önce tarafgirlik yaparsa, kaçınılmaz son bu, bundan öteye de yol olmaz zaten.
Haftalardır anket yapıyor bütün partiler,
Ona soruyorlar, buna soruyorlar, hacı Ali’ye , kel Mahmut’a, Ahmet hocanın Kötü Hasan’a soruyorlar
da fikrini, hiçbir gazete ve gazeteciyi ciddiye almıyorlar…
Bu da bizim mesleğin Kırıkkalede ki itibarını gösteriyor elbet!..
Ne diyelim!..
Gerçek acı ama, tüm çıplaklığı ile olanı da bu…
Kendileri bilir gari!..